Ö L Ü M
Ali Imran
145- Allah'ın izni olmaksızın hiçbir nefis için ölmek yoktur. O, süresi belirtilmiş bir yazıdır. Kim dünyanın yararını (sevabını) isterse ona ondan veririz, kim ahiret sevabını isterse ona da ondan veririz. Biz şükredenleri pek yakında ödüllendireceğiz.
185. Her canlı ölümü tadacaktır. Ve ancak kıyamet günnü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete konursa o, gerçekten kurtuluşa ermiştir. Bu dünya hayatı ise aldatma metâından başka bir şey değildir.
Ahzab
16. (Resûlüm!) De ki: Eğer ölümden veya öldürülmekten kaçıyorsanız, kaçmanın size asla faydası olmaz! (Eceliniz gelmemiş ise) o takdirde de, yaşatılacağınız süre çok değildir.
Ankebut
57. Her can ölümü tadacaktır. Sonunda bize döndürüleceksiniz.
Cuma 8. De ki: Sizin kendisinden kaçtığınız ölüm, muhakkak sizi bulacaktır. Sonra da görüleni ve görülmeyeni bile Allaha döndürülecek- siniz de O size bütün yaptıklarınızı haber verecektir.
Enbiya
34. Biz, senden önce de hiçbir beşere ebedîlik vermedik. Şimdi sen ölürsen, sanki onlar ebedî mi kalacaklar? 35. Her canlı, ölümü tadar. Bir deneme olarak sizi hayırla da, şerle de imtihan ederiz. Ve siz, ancak bize döndürüleceksiniz.
Fussilet
30- Şüphesiz: "Bizim Rabbimiz Allah'tır" deyip sonra dosdoğru bir istikamet tutturanlar (yok mu); onların üzerine melekler iner (ve der ki:) "Korkmayın ve hüzne kapılmayın, size vadolunan cennetle sevinin." (Açıklama: Melekler, ayette vasıfları belirtilen mü'minlere, zikredilen müjdeleri ölüm sırasında vereceklerdir. Dosdoğru yolda yürümek, imanda sebattır. Bunu Hz. Ebubekir; söz ve davranışla düzgün olmak, Hz. Ömer; münafıklık etmemek, Hz. Osman; amelde ihlaslı olmak, Hz. Ali; farzları eda etmek, şeklinde yorumlamıştır. Meleklerin, ''Korkmayın“ müjdesi, ölüm sonrası ve geçmiş amellerle ilgilidir. ''Tasalanmayınız“ diye müjdeleri ise, geride bırakılan evlat ve aileleri ile ilgilidir.) 31- "Biz, dünya hayatında da, ahirette de sizin velileriniziz. Orda nefislerinizin arzuladığı herşey sizindir ve istediğiniz herşey de sizindir." 32- "Çok bağışlayan, çok esirgeyen (Allah)tan bir ağırlanma olarak."
Kıyame
26. Artık gözünüzü açın. Ne zamanki can köprücük kemiğine dayanır, 27. „Tedavi edebilecek kimdir“ denir. 28. (Can çekişen) bunun gerçek bir ayrılış olduğunu anlar.
36. İnsan kendisinin başıboş bırakılacağını mı sanır? 37. O (döl yatağına) akıtılan meninin içinden bir nutfe (sperm) değil- miydi? 38. Sonra da bu alaka (aşılanmış yumurta) olmuş derken Allah onu (insan biçiminde) yaratıp şekillendirmiştir. 39. On- dan da iki eşi yani erkek ve dişiyi var etmiştir.40. Peki (bunları yapan) Allahın, ölüleri tekrar diriltmeye gücü yetmez mi?
Mülk
2. O ki, hanginizin daha güzel davranacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır. O, mutlak galiptir, çok bağışlayıcıdır.
Münafikun
10. Herhangi birinize ölüm gelip de: Rabbim! Beni yakın bir süreye kadar geciktirsen de sadaka verip iyilerden olsam! demesinden önce size verdiğimiz rızıktan harcayın. 11. Allah eceli geldiğinde hiç kimseyi (ölümü) ertelemez. Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Nisa
78. Nerede olursanız olun ölüm size ulaşır sarp ve sağlam kalelerde olsanız bile!
Rahman
26. Yer yüzünde bulunan her canlı yok olacak. 27. Ancak azamet ve ikram sahibi Rabbinin zâtı bâki kalacak.
Rum
19. Ölüden diriyi, diriden ölüyü O çıkarıyor. Yeryüzünü ölümünün ardından O canlandırıyor. İşte siz de (kabirlerinizden) böyle çıkarılacaksı- nız. (Açıklama: Ayette, öldükten sonra dirilmenin hiç de öyle akıl almaz bir şey olmadığı, yeryüzündeki sürekli yenilenme olaylarına işaretle özlü bir şekilde anlatılmaş olmaktadır. Gerçekten kupkuru topraktan ve ağaçlardan yemyeşil bitkiler ve yapraklar, rengarenk çiçekler ve meyveler çıkaran İlahi kudret için, yoktan var ettiği insanı tekrar diriltmesinin zor olacağı düşünülemez. Sayısız ba's-ba'del mevt (öldükten sonra dirilme) olayına sahne olan yeryüzüne bir kez ibretle bakıvermek bile, Allahın kudretini kavramak-için-yeterlidir.) 40. Allah, (o yüce varlıktır) ki sizi yaratmış, sonra rızıklandırmıştır. Sonra O hayatınızı sona erdirecek, daha sonra sizi (tekrar) diriltecektir. Peki sizin (Allaha eş tuttuğunuz) ortaklarınız içinde bunlardan birini yapabilecek var mı? Allah onların ortak koştuklarından münezzehtir ve yücedir.
Vakıa
83. Hele can boğaza dayandığı zaman, 84. O vakit siz bakar durursunuz. 85. (O anda) biz ona sizden daha yakınız ama göremezsiniz. (Açıklama: Can çekişen kimsenin etrafındakiler bakıp gözlerken, Cenabı Hak ona ilim, kudret ve tasarrufu ile daha yakındır. Amam insanlar bunun farkına varıp göremezler.) 86. Madem ki ceza görmeyecekmişsiniz 87. Onu (canı) geri çevirsenize, şayet iddianızda doğru iseniz!
Zumer 30. Muhakkak sen de öleceksin, onlar da ölecekler. 31. Sonra şüphesiz, siz de kıyamet günü, Rabbinizin huzurunda davalaşacak- sınız. (Bu ayeti kerime, kafirlerin Resulullahin irtihalini temenni etmeleri ve beklemeleri üzerine nazil oldu)