İhsan AKINTÜRK
  Allaha dönüş
 


ALLAH'A    DÖNÜŞ
KESİN


Ahzab

63. İnsanlar sana kıyametin zamanını soruyorlar. De ki: Onun bilgisi Allah katındadır. Ne bilirsin, belki de zamanı yakındır.


A´raf

187. Sana kıyameti, ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun vaktini O'ndan başkası açıklayamaz. O göklere de yere de ağır gelmiştir. O size ansızın gelecektir. Sanki sen onu biliyormuşsun gibi sana soruyorlar. De ki: Onun bilgisi ancak Allah'ın katındadır; ama insanların çoğu bilmezler.


Ankebut

4. Yoksa kötülükleri yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar? Ne kadar kötü (yanlış) hüküm veriyorlar! 5. Kim Allah'a kavuşmayı umuyorsa, bilsin ki Allah'ın tayin ettiği o vakit elbet gelecektir. O, her şeyi işitendir/bilendir. 23. Allahın ayetlerini ve Ona kavuşmayı inkar edenler -işte onlar- benim rahmetim- den ümitlerini kesmişlerdir ve onlar için acıklı bir azap vardır. 64. Bu dünya hayatı sadece bir eğlenceden, bir oyundan ibarettir. Ahiret yurduna (oradaki hayata) gelince işte asıl yaşama odur. Keşke bilmiş olsalardı!


Ali-Imran 9-Rabbimiz! Şüphesiz sen, hakkında şüphe olmayan bir günde insanları toplayacaksın. Şüphesiz Allah va’dinden dönmez. 25-Bakalım, kendilerini o geleceğinde hiç şüphe olmayan gün için bir araya topladığımız ve hiç kimseye haksızlık edilmeden herkese kazandığı tamamen ödendiği vakit, halleri nice olacaktır.

Bakara

45-Sabrederek ve namaz kılarak (Allah’tan) yardım dileyin. Şüphesiz namaz, Allah’a derinden saygı duyanlardan başkasına ağır gelir. 46-Onlar, Rablerine kavuşacaklarını ve gerçekten ona döneceklerini çok iyi bilirler.

Duhan
40. Şüphesiz (hakkı batıldan ayıran) hüküm günü hepsinin bir arada buluşacağı gündür. (Açıklama: Kıyamet günü haklı haksızdan ayırt edilecektir. Veya kişiler yakınlarından ayrılacaktır.) 41. O gün dostun dosta hiç bir faydası olmaz, kendilerine yardım da edilmezi. 42. Ancak Allahın merhamet ettiği kimseler böyle değildir. Şüphesiz O üstündür, merhametlidir.

En´am
2 - Sizi çamurdan yaratan, sonra size bir ecel takdir eden O'dur. Tayin edilen bir ecel de (kıyamet zamanı) O'nun katındadır. Sonra bir de şüphe-ediyorsunuz.
67 - Her haberin kararlaştırılmış bir zamanı vardır, siz de onu yakında bileceksiniz. 94. Andolsun ki, sizi ilk defa yarattığımız gibi teker teker bize geleceksiniz ve (dünyada) size verdiğimiz şeyleri arkanızda bırakacaksınız. Yaratılışınızda ortaklarımız sandığınız şefaatçılarınızı da yanınızda göremeyeceğiz. Andolsun, aranız açılmış ve (tanrı) sandığınız şeyler sizden kaybolup gitmiştir. 134. Size vadedilen mutlaka gelecektir; siz bunu önleyemezsiniz. 135. De ki: Ey kavmim! Elinizden geleni yapın! Ben de yapacağım! Yurdun (dünyanın) sonunun kimin lehine olduğunu yakında bileceksiniz. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmazlar.

Fatır
45- Eğer Allah, yaptıkları yüzünden insanları (hemen) cezalandırsaydı yeryüzünde hiçbir canlıyı bırakmazdı, Fakat Allah onları belirtilmiş bir süreye kadar ertelemektedir. Sonunda ecelleri geldiği zaman, (gerekeni yapar) Şüphesiz Allah Kendi kullarını görendir.


Fussilet
47. Kıyamet gününün bilgisi, O'na havale edilir. O'nun bilgisi dışında hiçbir meyve (çekirdeği) kabuğunu yarıp çıkamaz, hiçbir dişi gebe kalmaz ve doğurmaz. Allah onlara: Ortaklarım nerede! diye seslendiği gün: Buna dair bizden hiçbir şahit olmadığını sana arzederiz, derler.


Hakka
13. Artık sura bir defa üflendiği, 14. Yeryüzü ve dağlar kaldırılıp birbirine tek çarpışla darmadağın edildiği zaman 15. İşte o gün olacak olur. (Kıyamet kopar) 16. Gök de yarılır ve artık o gün o, çökmeye yüz tutar. 17. Melekler onun (göğün) etrafındadır. O gün Rabbinin arşını bunların da üstünde sekiz (melek) üstlenir. 18. (Ey insanlar!) O gün (hesap için) huzura alınırsınız. Size ait hiç bir sır gizli kalmaz.


 

Hicr 
Biz gökleri, yeri ve ikisinin arasındakileri ancak hak ile yarattık.  O saat (kıyamet) mutlaka gelecektir.Şimdilik onlara güzel muamele et.

 


 
Ibrahim
47. O halde, sakın Allah'ın peygamberlerine verdiği sözden cayacağını sanma! Çünkü Allah mutlak üstündür, kimsenin yaptığını yanına bırakmaz.
48. Yer başka bir yer, gökler de (başka gökler) haline getirildiği, (insanlar) bir ve gücüne karşı durulamaz olan Allah'ın huzuruna çıktıkları gün (Allah bütün zalimlerin cezasını verecektir). 49. O gün, günahkârların zincire vurulmuş olduğunu görürsün. 50. Onların gömlekleri katrandandır, yüzlerini de ateş bürümektedir. 51. Allah herkese kazandığının karşılığını vermek için (onları diriltecektir.) Kuşkusuz Allah, hesabı çabuk görendir. 52. İşte bu (Kur'an), kendisiyle uyarılsınlar, Allah'ın ancak bir tek Tanrı olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri iyice düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara (gönderilmiş) bir bildiridir.



Isra
71. Her insan topluluğunu önderleri ile birlikte çağıracağımız o günde kimlerin amel defteri sağından verilirse, onlar, en küçük bir haksızlığa uğramamış olarak amel defterlerini okuyacaklar.

 

Insikak

1. Gök yarıldığı, 2. Rabbine kulak verip boyun eğecek hale getirildiği zaman, 3. Yer dümdüz edildiği, 4. İçinde bulunanları atıp boşaldığı, 5. Ve Rabb'ini dinleyip O'na hakkıyla itaata mecbur kılındığı vakit (insanoğlu yaptıkları ile karşılaşır). 6. Ey insan! Şüphe yok ki sen Rabbine karşı çaba üstüne çaba göstermektesin; sonunda O'na varacaksın. 7. Kimin hesabı sağından verilirse, 8. Kolay bir hesapla hesaba çekilecek, 9. Ve sevinçli olarak ailesine dönecektir. 16. Hayır! Şafağa, yemin ederim ki , 17. Geceye ve onda basan karanlığa, 18. Dolunay olmuş aya, 9. Ki,siz elbette halden hale geçeceksiniz. 20. Böyleyken onlar acaba neden iman etmezler? 21. Onlar kendilerine Kur'an okununca secde de etmezler. 22. Aksine, kâfirler yalanlıyorlar. 23. Halbuki Allah onların gizlediği şeyleri çok iyi bilir.24. (Resûlüm!) Onlara acı azabı müjdele!25. İman edip sâlih amel işleyenler başkadır; onlar için arkası kesilmeyen bir mükâfat vardır.

Kiyame
1-Kıyamet gününe yemin ederim. 2-(Kusurlarından dolayı kendini) kınayan nefse de yemin ederim (ki diriltilip hesaba çekileceksiniz). 3-İnsan, kendisinin kemiklerini bir araya getiremeyeceğimizi mi sanır? 4-Evet bizim, onun parmak uçlarını bile düzenlemeye gücümüz yeter. 5-Fakat insan önünü (geleceğini, kıyameti) yalanlamak ister. 6-“O kıyamet günü ne zaman?” diye sorar. 7-10-Gözler kamaştığı, ay karanlığa gömüldüğü, güneş ve ay bir araya getirildiği zaman, o gün insan “kaçış nereye?” diyecektir. 11-Hayır, hiçbir sığınacak yer yoktur. 12-O gün varıp durulacak yer, sadece Rabbinin huzurudur. 13-O gün insana, yapıp önden gönderdiği ve yapmayıp geri bıraktığı şeyler haber verilir. 14-Hatta, mazeretlerini ortaya koysa da, 15-O gün insan kendi aleyhine şahittir.

 Kehf
29. Ve de ki: Hak, Rabbinizdendir. Öyle ise dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin. Biz, zalimlere öyle bir cehennem hazırladık ki, onun duvarları kendilerini çepe çevre kuşatmıştır. (Susuzluktan) imdat dileyecek olsalar imdatlarına, erimiş maden gibi yüzleri haşlayan bir su ile cevap verilir. Ne fena bir içecek ve ne kötü bir kalma yeri! 30. İman edip de güzel davranışlarda bulunanlar (bilmelidirler ki) biz, güzel işler yapanların ecrini zâyi etmeyiz. 31. İşte onlara, alt taraflarından ırmaklar akan Adn cennetleri vardır. Onlar Adn cennetlerinde tahtlar üzerine kurularak orada altın bileziklerle bezenecekler; ince ve kalın dîbâdan yeşil elbiseler giyecekler. Ne güzel karşılık ve ne güzel kalma yeri!

Mearic
5- (Ey Muhammed!) Sen güzel bir şekilde sabret. 6-Şüphesiz onlar o azabı uzak görüyorlar. 7-Biz ise onu yakın görüyoruz. 8-Göğün, erimiş maden gibi ve dağların atılmış renkli yün gibi olacağı günü hatırla.

Mu`min
18-Yaklaşmakta olan gün konusunda onları uyar. O gün yürekler gam ve tasa ile dolu, (sanki) gırtlaklara dayanmıştır. Zalimlerin ne sıcak bir dostu, ne de sözü dinlenir bir şefaatçisi-vardır. 59. Kıyamet günü mutlaka gelecektir, bunda hiç şüphe yoktur. Fakat insanların çoğu buna inanmazlar.

Mu´minun

99. Nihayet onlardan (müşriklerden) birine ölüm gelip çattığında: "Rabbim! der, beni geri gönder;" 100. "Ta ki boşa geçirdiğim dünyada iyi iş (ve hareketler) yapayım." Hayır! Onun söylediği bu söz (boş) laftan ibarettir. Onların gerisinde ise, yeniden dirilecekleri güne kadar (süren) bir berzah vardır. 101. Sûra üflendiği zaman artık aralarında akrabalık bağları kalmamıştır; birbirlerini de arayıp sormazlar.

Mumtehine
13. Ey iman edenler! Kendilerine Allah'ın gazap ettiği bir kavmi dost edinmeyin. Zira onlar, kâfirlerin kabirlerdekilerden (onların dirilmesinden) ümit kestikleri gibi ahiretten ümit kesmişlerdir.

 Mutaffifin
1. Eksik ölçüp noksan yapan hilekârlara yazıklar olsun! 2. Onlar insanlardan alırken ölçüp tarttıklarında tam, 3. Onlara vermek için ölçüp tarttıklarında ise eksik ölçer ve tartarlar. 4. Onlar düşünmezler mi ki, tekrar diriltilecekler! 5. Büyük bir günde 6. Öyle bir gün ki, insanlar o günde âlemlerin Rabbinin huzurunda divan duracaklardır.

 Murselat
1.Yemin olsun, (iyiliklerle) birbiri peşinden gönderilenlere; 2. Şiddetle eserek (zararlıları) savurup atanlara; 3. (Hakikat ve hayırları) yaydıkça yayanlara; 4. (Hak ile batılı) birbirinden iyice ayıranlara; 5. Öğüt telkin edenlere;6. (Allah'a yönelenleri) arıtmak, (kötüleri) sakındırmak için. 7. Bilin ki size vadolunan şey gerçekleşecek! 8. Yıldızların ışığı söndürüldüğü zaman, 9. Gökkubbe yarıldığı zaman, 10. Dağlar ufalanıp savrulduğu zaman , 11. Peygamberlerin (ümmetleri hakkında şahitlik) vakti tayin edildiği zaman (artık kıyamet kopmuştur). 12. (Bu alâmetler) hangi vakte ertelenmiştir? 13. Ayırım gününe. 14. (Resûlüm!) Ayırım gününün ne olduğunu sen nereden bileceksin! 15. O gün (Peygamber'i ve ahireti) yalan sayanların vay haline!

 Nahl
82. (Ey Resûlüm!) Yine de yüz çevirirlerse, artık sana düşen ancak açık bir tebliğden ibarettir. 83. Onlar Allah'ın nimetini bilirler (itiraf ederler). Sonra da onu inkâr ederler. Onların çoğu kâfirdir. 84. Her ümmetten bir şahit göndereceğimiz gün, artık ne kâfir olanlara (özür dilemelerine) izin verilir ne de onların özür dilemeleri istenir.

Naziat
6-9. Birinci üflemenin kainatı sarstığı, onu ikinci üflemenin takip ettiğigün, işte o gün yürekler kaygıdan oynar, gözler yorgun düşer

 Nebe
17. Şüphesiz hüküm günü vakit olarak belirlenmiştir. 18. Sûr'a üflendiği gün, bölük bölük Allah'a gelirsiniz. 19. Gökyüzü açılır ve orada pek çok kapılar oluşur; 20. Dağlar yürütülür, serap haline gelir.

Nisa
87- Allah; O'ndan başka İlah yoktur. Kendisinde hiçbir şüphe olmayan kıyamet gününde sizleri muhakkak toplayacaktır. Allah'tan daha doğru sözlü kimdir?

Rad
5-Eğer şaşacaksan, asıl şaşılacak olan onların, “Biz toprak olunca yeniden mi yaratılacakmışız?” demeleridir. İşte bunlar Rablerini inkar edenlerdir. İşte onlar boyunlarına demir halkalar vurulanlardır ve işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.

Rahman
37. Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman, 38. Rabbinizin hangi nimetlmerini yalanlayabilirsiniz? İşte o gün insana da cine de günahı sorulmaz. (Açıklama: Çünkü gök yarıldığında yani kıyamet kopacağında, kabirden çıkışta veya mahşerde insanlar ve cinler simalarından tanınacakları için onlara bir şey sorulmayacaktır.) 40. O halde rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?

Rum
55. Kıyamet koptuğu gün, günahkârlar, (dünyada) ancak pek kısa bir süre kaldıklarına yemin ederler. İşte onlar, (dünyada da haktan) böyle döndürülüyorlardı. 56. Kendilerine ilim ve iman verilenler şöyle derler: Andolsun ki siz, Allah'ın yazısında (hükmedildiği gibi) yeniden dirilme gününe kadar kaldınız. İşte bugün yeniden dirilme günüdür; fakat siz onu tanımıyordunuz. 57. Artık o gün, zulmedenlerin (beyan edecekleri) mazeretleri fayda vermeyeceği gibi, onlardan Allah'ı hoşnut etmeye çalışmaları da istenmez.

Saffat
1
6- "Biz öldüğümüz, toprak ve kemik olduğumuzda mı, gerçekten biz mi diriltilecekmişiz?" 17- "Veya önceki atalarımız da mı?" 18- De ki: "Evet, üstelik boyun bükmüş kimseler olarak (diriltileceksiniz). 19- İşte o, yalnızca bir tek çığlıktan ibarettir; artık kendileri (diriltilmiş olarak) bakıp duruyorlar. 20- Derler ki: "Eyvahlar bize; bu, din günüdür." 21- "Bu, sizin yalanladığınız (mü'mini kafirden, haklıyı haksızdan) ayırma günüdür."

 Sebe
1. Hamd, göklerde ve yerde bulunanların hepsinin sahibi olan Allah'a mahsustur. Ahirette de hamd O'na mahsustur. O, hikmet sahibidir, (her şeyden) haberi olandır. 2. Yerin içine gireni ve ondan çıkanı; gökten ineni, oraya çıkanı bilir. O, esirgeyendir, bağışlayandır. 3. İnkârcılar: Kıyamet bize gelmeyecek, dediler. De ki: Hayır! Gaybı bilen Rabbim hakkı için o, mutlaka size gelecektir. Göklerde ve yerde zerre miktarı bir şey bile O'ndan gizli kalmaz. Bundan daha küçük ve daha büyüğü de şüphesiz, apaçık kitaptadır (yazılıdır). 26- De ki: "Rabbimiz (kıyamet günü) bizi birarada toplayacak, sonra da hak ile aramızı ayıracaktır. O, (gerçek hükmünü vererek hak ile batılın arasını) açandır, (herşeyi hakkıyla) bilendir." 29- Onlar: "Eğer doğru sözlü iseniz, bu va'd(ettiğiniz azap) ne zamanmış?" derler. 30- De ki: "Sizin için belirlenmiş bir gün vardır ki, ondan ne bir an ertelenebilirsiniz, ne de (bir an) öne alınabilirsiniz.


 

Şura:

47. Allah'tan, geri çevrilmesi imkânsız bir gün gelmezden önce, Rabbinize uyun. Çünkü o gün, hiçbiriniz sığınacak yer bulamazsınız, itiraz da edemezsiniz. 53. (O yol) göklerin ve yerin sahibi olan Allah'ın yoludur. Dikkat edin, bütün işler sonunda Allah'a döner.

 Vakia
47. Ve diyorlar ki: Biz öldükten, toprak ve kemik yığını haline geldikten sonra, biz mi bir daha dirileceğiz? 48. Önceki atalarımız da mı? 49. De ki: Hem öncekiler hem de sonrakiler. 50. Belli bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaklardır. 83. Hele can boğaza dayandığı zaman, 84. O vakit siz bakar durursunuz. 85. (O anda) biz ona sizden daha yakınız, ama göremezsiniz. 86. Madem ki ceza görmeyecekmişsiniz, 87. Onu (canı) geri çevirsenize, şayet iddianızda doğru iseniz! 88. Fakat (ölen kişi Allah'a) yakın olanlardan ise, 89. Ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır. 90. Eğer o sağdakilerden ise, 91. "Ey sağdaki! Sana selam olsun!" 92. Ama yalanlayıcı sapıklardan ise, 93. İşte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır! 94. Ve (onun sonu) cehenneme atılmaktır. 95. Şüphesiz ki bu, kesin gerçektir. Öyleyse ulu Rabbinin adını tenzih ile an.

Yasin

51-Sûra üfürülür. Bir de bakarsın kabirlerden çıkmış Rablerine doğru akın akın gitmektedirler 52-Şöyle derler: “Vay başımıza gelene! Kim bizi diriltip mezarımızdan çıkardı? Bu, Rahman’ın vaad ettiği şeydir. Peygamberler doğru söylemişler.” 53-Sadece korkunç bir ses olur. Bir de bakarsın hepsi birden toplanıp huzurumuza çıkarılmışlardır. 54-O gün kimseye, hiç mi hiç zulmedilmez. Size ancak işlemekte olduğunuz şeylerin karşılığı verilir. 77- (Açıklama: Öldükten sonra dirilmeyi inkar eden Ubey b. Halef çürümüş bir kemik alıp, elinde ufaladıktan sonra Resulullaha (SAV) dönerek: ''Allahın bu çürümüş kemikleri tekrar dirilteceğine mi inanıyorsun?'' Dedi. Resulullah (SAV) ''Evet. Seni diriltecek ve cehenneme sokacak'' diye cevap verdi. Bunun üzerine 77 ve 78. ayetler nazil oldu.) İnsan, Bizim kendisini bir damla sudan yarattığımızı görmüyor mu? Şimdi o, apaçık bir düşman kesilmiştir. 78- Kendi yaratılışını unutarak Bize bir örnek verdi; dedi ki: "Şu çürümüş kemikleri kim diriltecek?" 79- De ki: "Onları, ilk defa yaratıp-inşa eden diriltecek. O, her türlü yaratmayı gayet iyi bilir.." 80- Yeşil ağaçtan sizin için ateş çıkaran O'dur. İşte siz ateşi ondan yakıyorsunuz. 81- Gökleri ve yeri yaratan, onların bir benzerini yaratmağa kadir değil mi? Elbette kadirdir. O, yaratandır, bilendir. 82- Bir şeyi yaratmak istediği zaman, O'nun yaptığı yalnızca: "Ol" demekten ibarettir. O da hemen oluverir. 83- Herşeyin melekutu (hükümranlık ve mülkü) elinde bulunan (Allah) ne Yücedir. Siz O'na döndürüleceksiniz.


























































 
  Bugün 19 ziyaretçi (30 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol